DUA  KÜLLİYATI 
http://www.nurludualar-com.tr.gg
İSLAMGREEN34 NURLU DUALAR WEB GRUBU

 




 DUALARIN ARAPÇA VE TÜRKÇE İÇERİKLERİNİ OKUMAK İÇİN 
AŞAĞIDAKİ DUALARIN İSİM LİSTESİNDEN
SEÇTİĞİNİZ DUANIN İSMİNE TIKLAYINIZ




DUALARIN İSİM LİSTESİ


 
   









Dualar

 
Afetleri Defetmek İçin
Aksırınca
Arabaya Binerken
Aşûre Günü Yapılacak Dua ve İbadetler
Bayram Gecesi Duası
Belli Bir Saatte Uyanmak İçin
Berat Kandili Duası
Bir Sene Boyunca Hasta Olmamak İçin
Bir Yeriniz Ağrıdığı Zaman
Boş Konuşulan Bir Mecliste Oturulursa
Cuma Duası
Çıban ve Sivilceler İçin
Çocuğun Duası
Çocuk Düşmemesi İçin
Çocuk İsteyenlerin Duası
Doğruyu Yanlışı Öğrenme Duası
Doğum Öncesi ve Sonrasında Dua
Düşmanına Bakanın Duası
Evden Çıkarken Okunacak
Evlenemeyen Kadınlar İçin Evliliği ...
Eve Girildiğinde Okunacak Dua   
                       
Ezandan Sonra Okunacak Dua
Fitneden Korunmak İçin
Geçim Sıkıntısında Okunacak Dua
Gıybet Etmenin Keffareti
Hacet Duası
Hafızayı Kuvvetlendirmek
Hastalığın Sıhhate Dönüşmesi
Hastanın Okuması Gereken Dua
Hastaya Şifa Namazı
Hatim Duaları
1 2 3
İhtiyacın Karşılanması
İki Kişi Arasındaki İhtilafın Kaldırılması
İman Duası
İstiğfar Duası
Kabristana Girince Selam ve Dua
Kadir Gecesi Duaları
Keder ve Hüzünde
Korkulu Zamanlarda Okunacak Dualar
Kur'an-ı Kerim'den Dualar
Mubin Duası
Muharrem Ayında Yapılacak Dua ve İbadetler
                     





Mübarek Gecelere Yapılması Tavsiye ...
Nazar Büyü ve Zehirli Haşerata Karşı
Nikah Duası
Peygamberimizin 99 İsmiyle Dua
Resulullahin Dilinden Dualar
Rüya ile ilgili Dualar
Salat-i Munciye Duası
Salat-i Tefriciye Duası
Servet İsteme Duası
Seyyidu’l İstiğfar Duası
Sıkıntı Durumunda Okunacak Dua
Tehlikeye Maruz Kalındığında
Tuvalete Girerken Okunacak Dua
Tuvaletten Çikarken Okunacak Dua
Uyuyamayan Kimsenin Okuyacağı Dua
Vesveseyi Önleme Duaları
Yemeğe Başlarken Okunacak Dua
Yemek Duası
Yolculukta Okunacak Dua
Zalimin Helaki İçin
Zor Bir İşle Karşılaşınca
http://www.nurludualar-com.tr.gg

DUA SAATİ MOD




DUA  VİDEO  PLAYER POWER
Lütfen Alttaki Logoyu Tıklayınız





 


ŞİFA  DUASI 




Click the image to open in full size.


Okunuşu

Bismillahirrahmanirrahim

Bismillahi ergikellahu yeşfike,ezhibil be’se Rebben nasi ve eşfi
enteşşafi,La şifae illa ,şifaüke,şifaen la yügadiru segamen amine
birahmetike ya erhamerrahimin.Min külli şey’in yu’zike
ve min külli aynin ve hasidin,Allahu yeşfik


Anlamı

Ey Allahım (C.C.) Hamdın Sana Mahsus olması
ve Senden başka İlah olmaması hürmetine
tüm şifa bekleyen hasta kullarına dertli kullarına
Hüsn-ü Hatime ve Şafi İsminle 
Şifalar ihsan eyle
Sen Rahman ve Rahimsin
Biz kullarına Rahmetinle Muamele eyle
Habibin Muhammed Mustafa (S.A.V.)‘i vesile kılarak sana niyaz ediyoruz
Dualarımıza icabet eyle. Ey Zülcelal vel İkram Hayy ve Kayyum Olan Allahım (c.c )
Amin



 


 


 



























DUA VE İSLAM

http://www.nurludualar-com.tr.gg

Dua , Allaha kendimiz veya başkası adına
Yalvarmamız anlamına geldiği gibi
A
ynı zamanda Dua , bir arzuhaldir bir dilekçedir 
Nasılki resmi bir kuruma dilekçe verirken
Matbu olan bir şekli varsa , onu doldururuz
Veya yoksa bir dilekçe örneğine göre doldururuz
Ve elbette dilekçe yazarken verilecek makama 
" Saygılarımla arz ederim " diye ifade kullanırız
Allaha verilen dilekçeninde bir adabı olacaktır mutlaka
Allah c.c bizi yaratandır ve kuluyuz 
Ona yalvarırkende halimizi arz ederkende
Kulluğumuzdan ve saygımızdan asla kusur edemeyiz
Boynumuzu büker halimizi yaradana arz ederiz

Dua etmek için , nerede olursak olalım 
Ellerimizi Allaha açarak duaya başladığımız an
Allah c.c yarattığı tüm mahlukatın ettiği duayı duyar
Duanın gereğini , ya bu dünyada yada ahirette nasip eder
Müminin mümine edeceği dua
Allah katında makbul ve mübarektir
Müminlerin içinde ve dua edenlerin içinde
A
llaha yakın olan ve Allaha dost olan birileri olabilir
Kimin Allaha daha yakın olduğunu bizler bilemeyiz
A
llah cc. herşeyi bilen ve görendir

DUANIN MAKBUL OLANI BAŞKASI ADINA EDİLEN DUADIR

Allahtan bir şey isteyeceksek 

Dua ederek istiyoruz ve Dua bir dilekçedir
Duanın makbul olanı kişinin başkasına ettiği duadır
" Günahsız bir ağızla Dua ediniz " buyurulmuştur
Günahsız ağızdan kasıt ise şudur : 
Herkes başkası için Dua ederse 
Kendisi içinde Dua edenler olacaktır mutlaka 
Ve kişi başkası adına günah işleyemeyeceği için 
Başkası adına ettiği Dua 
İşte günahsız ağızla edilen Duadır 
Bazen Rabbimizin katında sizin duanız değil 
Başkasının sizin için ettiği dua daha makbuldür 
Rabbim kimin adına edilen ve kimin ettiği duayı kabul eder 
Bunu biz bilemeyiz Rabbimiz bilir 
Rabbim tüm dualarımızı ve dileklerinizi kabul eylesin inşallah

Dua , kaderde yazılan ve niyetimizle eylemlerimizle 
Husule gelen her türlü hadiseye karşı tedbirdir
Dua deyince , dua zaten iki türlüdür kavli dua ve fiili dua
Kavli dua zikirdir ve Allaha verilen dilekçedir
Müslümanın düşüncesidir
Ancak fiili dua olmadan yani duanın gereği olan eylem olmadan
Düşünce eyleme dönüşmeden 
Kavli duanın gereği fiiliyata dönüşmeden
Duanın gereği için çaba sarfedilmeden hiç bir şey olmaz 

Peygamberimiz Hz.Muhammed sav Efendimiz zikir çekmeyi bilmiyormuyduDua etmeyi bilmiyormuyduda Hudeybiye Uhud Bedir'de savaştı
Fatih Sultan Mehmed niye döktürdü şahin toplarını madem
Akşemseddin ve Molla Gürani birer dua okurdu İstanbulu alırdık
Demekki dua dışındada çalşmak üretmek emek harcamak gerekiyor değilmi
Fakat bazı zikirmatik ehlinin bunlardan haberi yoktur veya işine gelmiyordur

Osmanlı varken ve dünyaya hükmederken sadece zikirmatik olabilirdi
Çünkü müslümanları ayakta tutan ve islamiyetin sancaktarı Osmanlı vardı
Ama artık Osmanlı yok ve dünyayı siyonizm yönetiyor 
Sadece zikirmatik ile siyonizm yenilgiye uğratılamaz
Bazı tarikat ehli ise siyonizmin bilim ve teknolojik olarak 
Silah gücünün çok yüksek olduğunu ifade ederek
Rabbimizden yardım istemek için tesbihat tavsiye etmektedirler
Akan müslüman kanının böyle durdurulacağını düşünmektedirler 
Allah c.c Kuran-ı kerimde sürekli ayet-i kerimelerde 
" Ey akıl sahipleri " demektedir 
Siyonistler akıllarını kullanarak silah üretiyorlarsa
Allah c.c aynı aklı müslümanlarada vermiştir 
Müslümanlarda silah üretmek zorundadırlar
Siyonistlerden daha üstün silah teknolojisi mutlaka müslümanlarda olmalıdır
O zaman işte siyonizm müslümanlarla savaşmak ve kan dökmek yerine 
Farklı yöntemler kullanmak zorunda kalır
Ancak silah üretmek içinde bilim ve teknoloji ehli müslümana ihtiyaç vardır
Dua tüm tedbirler alındıktan sonra 
Takdiri Allah'tan beklemekdir
Duanın kavli olanını ve fiili duanın gereğinide yerine getirmek için çabalamalıyız 


DUA VE KADER 

https://www.ahmedhulusi.org/tr/kitap/dua-ve-zikir/dua-ve-kader

DUA söz konusu olduğu zaman, hemen pek çoğumuz yanlış bilgiyle şartlanmak yüzünden, “Aman canım kaderde ne varsa o olacak, DUA’ya ne gerek var ” deyiveririz.

Oysa, bu tamamıyla yanlış bir görüştür

Kader konusunda gerçek bilgileri, Kur’ân-ı Kerîm âyetlerine ve tamamıyla Hz. Rasûlullâh (s.a.v.)’in buyruklarına dayanan biçimde “İNSAN ve SIRLARI” isimli kitabın kader konusuyla ilgili bölümünde okurlarımıza açıkladık. KADER kesindir ve hiç kimse bunun dışına asla çıkamaz. Nitekim, Hazreti Rasûlullâh(s.a.v.) açıklamalarında, bunu en dar anlayışlıların dahi fark edebileceği bir biçimde vurguluyor. Ne yazık ki, bu gerçeği yansıtan hadîs-î şerîfi, hadis kitapları hariç, hiçbir kitapta bulamıyorsunuz. Yazamıyorlar!.. Ama gerçek, yazılmasa da, söylenmese de gerçektir. Hele Rasûlullâh (s.a.v.) tarafından da en yalın bir biçimde açıklanmışsa

Burada çok önemli olan husus şudur: KADER’in tekniği!..

KADER-DUA ilişkisini izaha girmeden önce, bu konudaki Rasûlullâh’ın birkaç buyruğunu nakletmeye çalışalım size...

“KADER'i ancak DUA değiştirir. Ömrü ise ancak iyilik uzatır. Şüphesiz ki, kişi işlemiş olduğu günah sebebiyle rızıktan mahrum edilir.”

“KAZA’yı ancak DUA geri çevirir... Ömrü ise iyilik uzatır.”

“Tedbirin kadere faydası olmaz; DUA’nın ise gelmiş ve gelmemiş musîbetlere faydası vardır; şüphesiz ki belâ iner, DUA onu karşılar ve kıyamete kadar çarpışırlar.”

Evet, bir yandan, kaderin değişmeyeceği belirtiliyor; diğer yandan DUA’nın kaderi, kazayı geri çevireceğiaçıklanıyor. Bu iki hususu nasıl birleştirip, nasıl bir sonuç elde edeceğiz

Bilelimki.İnsanların kaderi takdir edilmiştir. her şey gibi... Ne var ki, DUA faktörü de bu KADER sistemi içinde yer alan bir faktördür; DUA ederseniz, kaderdeki olayı geri çevirebilirsiniz, kazayı reddedebilirsiniz; ancak bu DUA’yı yapmak, gene kaderinizin elvermesiyle mümkün... Yani, kaderiniz müsaitse DUA edebilirsiniz ve böylece de o gelecek olan olayı geri çevirebilirsiniz.

Kaderinizde kolaylaştırılmışsa DUA etmek, size o belâ veya musîbet gelmeden önce DUA edersiniz ve o olayın zararından korunmuş olursunuz.

Dolayısıyladır ki, tedbirle takdiri değiştiremezsiniz; fakat, takdirde varsa tedbir alır ve böylece de kazayı geri çevirmiş olursunuz.

Bu hususta Halife Ömer (r.a.), bize bir uygulamasıyla son derece önemli bir uyarıda bulunmuştu… Orduyla Şam’a giden Halife Ömer (r.a.) şehre yaklaştığı zaman, veba salgını olduğunu haber alınca orduya geri dönülmesi talimatını verir. Bu durum üzerine, kader kavramını anlayamayan ve işin şeklinde kalanlar şaşırırlar ve sorarlar:

— Allâh’ın kaderinden mi kaçıyorsun yâ Ömer

Kaderin tekniğini anlamış olan Hazreti Ömer (r.a.)’ın cevabı hepimize bir derstir:

— Allâh’ın kazasından Allâh’ın kaderine kaçıyorum!..

İşte yukarıda anlatılan cevap, bu kader konusunun “püf noktası”dır.

Kader mutlak ve kesindir!..

İnsan ise, kendisinden meydana gelenlerin neticesini görecektir.

“...İNSAN İÇİN YANLIZCA ÇALIŞMALARININ (kendisinden açığa çıkanların) SONUCU OLUŞACAKTIR!” (53.Necm: 39) âyetini hatırlayalım

İşte bu sebepledir ki, siz ne yapabiliyorsanız, elinizden ne geliyorsa onu yapmak zorundasınız... DUA edebiliyorsanız, hemen ediniz Bir çalışma yapma imkânına sahipseniz, hemen yapınız Korunmak için elinizden gelen bir şey varsa, hemen tatbik ediniz.

Biliniz ki; yapabildiğiniz, kaderinizin müsaade ettiğidir ve yaptığınızın sonucunu da mutlaka görürsünüz.

Bu yüzden denilmiştir; “DUA kazayı reddeder”, diye... Yani, o kazanın reddi sizin duanıza bağlıdır!.. O musîbetin size isâbet etmemesi, sizin o hususta dua etmenize bağlıdır. Dolayısıyla, dua edersiniz ve o kaza veya hoşlanmadığınız olay size isâbet etmez; ya da umduğunuz, olmasını istediğiniz olay o duanız vesilesiyle gerçekleşir.

Hazreti Rasûlullâh (s.a.v.) “keşke” demeyi şeytan ameli olarak nitelemiştir. Bunun mânâsını çok düşünmek ve bu hususu iyi anlamak mecburiyetindeyiz
Niçin, “keşke” demek yasaklanmıştır

Bilelim ki DUA, kader sistemi içinde yer alan çok önemli bir unsurdur

DUA edebiliyorsanız, edebildiğiniz kadar DUA ediniz; hepsinin de faydasını, dünya hayatında anlayamayacağınız kadar fazlasıyla göreceksiniz. Zira, Allâh, kulunda ortaya çıkartacağı pek çok özelliği DUAşartına bağlamış; takdir ettiği pek çok şeye DUA’yı vesile kılmıştır. Bu yüzdendir ki, “DUA müminin silahı”olmuştur.

DUA, takdirin tüm güzelliklerinin size ulaşmasına vesile olan en değerli nimettir. Onu elden geldiğince çok ve güçlü olarak kullanan, en büyük nimetlere kavuşacak olandır.

Kaderi anlamayan cahil ise, DUA’yı terk eder; tüm mahrumiyet ve çileler de onu bekler!..

Konuyu Rasûlullâh AleyhisSelâm’ın şu açıklamasıyla bağlayalım :

“İçinizden her kime DUA KAPISI AÇILMIŞ ise, muhakkak ona rahmet kapıları açılmıştır ve Allâh’tan, kendisinden âfiyet istenilmesinden daha sevimli bir şey istenmemiştir.”

“DUA, inen belâya ve inmeyen belâya karşı faydalıdır. Ey Allâh’ın kulları, DUAYA SIMSIKI SARILINIZ ”

https://www.ahmedhulusi.org/tr/kitap/dua-ve-zikir/dua-ve-kader


 

DUA  NEDİR 

http://www.enfal.de/dua.htm
 

HAZIRLAYAN : FAMİLY ARSLANER

Ibrahim Ates'in konferansindan notlar

Dua ibadetin özü, inanan insanin her an hakka yönelen sözüdür, yakarisidir.
Dua ibadetin beynidir ya da iligidir
Özlü ibadet istiyorsan duaya yönel ve duanin kabul olmasi için en yakin
yer secdedir.

"Duaniz olmasaydi Allah size ne diye deger verirdi" ( Furkan Suresi 77. Ayet )
"Allahim, beni sana fakir olmakla zengin kil ve senden müstagni olmakla
fakirlestirme ya Rabbi.
" (Hadis)

"Kullarin sana beni sorarlarsa bilsinler ki ben onlara yakinim.Isteyenin istedigini kabul ederim. Artik bana yönelsinler, benden istesinler." (Bakara 186)
"Kul, kötü bir istekte bulunmadigi, istegi aile bagini koparmaya yönelik
olmadigi ve acele olmadigi sürece duasi kabul olur." (Hadis)

"Dua ederken ümidi kesmeden sürekli istemek. 
Kim israrli olarak kapiyi çalarsa içeri girer.
" (Hadis)

Duada kararli ve israrli olmak gerekir.
"Rabbimiz, biz ve bizden önce imanla göçenleri de bagisla." (Ayet-i Kerime)
Itikadin dogru olmasi, haramdan sakinmak ve ihlasli olmak

1. Duadan önce iyi is yapmak.
2. Temiz olmak.
3. Abdestli olmak. 
4. Kibleye yönelmek.
5. Dua basinda Allah'a hamdetmek, Resullullah'a salavat getirmek.
6. Elleri açip yalvarmak.
7. Azalari hareketsiz sükun içinde ve boynu bükük, mütevazi,kalbi korku içinde       olmali.
8. Alçak sesle ve gizlice dua etmek.
9. Resulullahtan intikal eden, Kuran'da geçen dualarla niyaz etmek.
10. Resulu ve salih kullari vesile etmek.
11. Dua ederken kalbinden ne geliyorsa o sekilde dua etmek. 
12. Kalbi baska düsünceden temizlemek.
13. Herkese dua etmek ve üç defa tekrarlamak.
14. Duanin kabulünün ümidi içinde olmak.
15. Kötü dilekte bulunmamak.
16. Salavat getirmek.

"Ey Rabbimiz, bizi dogru yola ilettikten sonra kalplerimizi (Haktan)
saptirma. Bize kendi cânibinden bir rahmet ver. Süphesiz bagisi en çok
olan Sensin Sen."
 
"Ey Rabbimiz muhakkak ki Sen, hiçbir süphe olmayan bir günde insanlari
toplayacak olansin. Süphesiz Allah sözünden caymaz.
"


DUA ADABI 
http://ibadettakvimi.org/dua-adabi/

Hz. Peygamber’in (s.a.v) mescitte oturdukları bir gün adamın biri içeri girerek namaza durdu. Namaz içerisinde “Rabbiğfirlî ve’rhamnî (Eyl Beni bağışla ve bana merhamet eyle)!” diye dua etti. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  ona:

“Ey namaz kılan kişi! Acele ettin. Namazını tamamlayıp oturduğunda, Allah Teâlâ (c.c)’ya şanına yakışır bir şekilde hamd edip bana da salât u selam getirdikten sonra Allah (c.c)’tan iste” buyurdular. Daha sonra bir başkası gelip namaz kıldı. Namazı bitirdikten sonra Allah’a hamd edip Hz. Peygamber (s.a.v) ‘e de salât ü selam getirdi. Hz. Peygamber (s.a.v)  bu kişiye: “Ey namaz kılan kişi! Allah (c.c)’tan iste. O senin duanı kabul edecektir!” buyurdular.            (M. Yusuf Kandehlevi, Hayatü’s-Sahabe, 4.c., 85-86.s.)

Âlimlerin çoğunluğunun görüşüne göre duâ etmek müstâhabdır. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Rabbınız buyurdu ki, bana duâ edip isteyin, kabul edip size vereyim.” (Mü’min s. 60)

Yine Allah Teâlâ “Yalvararak ve gizlice Rabbinize duâ edin” (A’raf s. 55 ) buyurmuştur.

İmâm-ı Gazali Hazretleri şöyle demiştir: Allah’ın takdir ettiği hüküm geri çevrilmeyeceğine göre, duânın faydası nedir? Sorusuna; “Belâyı duâ ile geri çevirmek de kader cümlesindendir. Duâ, belânın geri çevrilmesi için ve rahmetin bulunması için bir sebeptir. Kalkanın, silâhı geri çevirmeye, su­yun, yeryüzünde nebatîn çıkmasına sebeb olması gibi. Duâ ile belâ da böy­ledir. Silâhı taşımamak, kaza ve kaderi itiraf etmenin şartından değildir” cevabı verilir.

Duâdan maksat kalbin huzurudur.  Ebû Hûreyre (r.a.)’dan yapılan rivâyette Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdular: “Kabul edileceğine inanarak Allah’a duâ edin. Biliniz ki Allah Teâlâ gafil olan dalgın bir kalbden duâyı kabul etmez.”

Ebu’d-Derdâ (r.a.)’dan yapılan rivâyete göre, Resû­lullah (s.a.v.)’in şöyle dediğini dinledi: “Herhangi bir Müslümân kul, gıyabında kardeşine duâ ederse, muhakkak (görevli) me­lek: Ettiğin duâ kadar sana da var, der.”

Hz. Ömer (r.a.)’dan rivâyet edildiğine göre şöyle demişlerdir: “Hz. Ömer (r.a.) hacc yapmak için Peygamber (s.a.v.)’den izin istedim. İzin verip şöyle dediler: “Ey kardeşciğim, du­anda bizi unutma.” Peygamber (s.a.v.) (bana) bir söz söyledi ki, onun karşılığın­da dünyâ bana verilse, beni bu kadar sevindirmezdi. Bir rivâyette de şöyle demiştir: “Ey kardeşciğim, bizi duana ortak yap.”

Ebû Hûreyre (r.a.)’dan yapılan rivâyette Peygam­berimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: “Sizden biriniz acele edip: Duâ ettim de, duâm kabul edilmedi, demedikçe, onun duâsı kabul edilir.”
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Kullarım sana benden sorunca, ben rahmetimle yakınım duâ edenin duasını bana duâ yapınca kabul ederim.”

 

Âişe (r.a) validemiz şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v) bir gün bana “Ey Âişe! (r.a) Sen, Allah Teâlâ (c.c)‘nın bana, kendisiyle dua edildiğinde kabul edileceği ve istenilenlerin verileceği ism-i a’zamı öğrettiğini biliyor musun?” buyurdular. Bunun üzerine “Anam babam sana feda olsun ey Allah’ın Rasûlü (s.a.v), bunu bana da öğretir misiniz?” dedim. Hz. Peygamber “Ey Âişe! (r.a) Bu senin için uygun değildir!” buyurdular. Böylece onun yanından ayrıldım. Ancak bir saat kadar sonra yine gelerek mübarek başlarını öptüm ve “Ey Allah (c.c)’ın Rasûlü! (s.a.v) Ne olursunuz bana da öğretin!” diye yalvardım. “Hayır, ey Âişe! (r.a) onu sana öğretmem doğru olmaz. Çünkü onunla herhangi bir dünyalık isteyebilirsin!” buyurdular. O zaman kalkıp abdest aldım ve iki rekat namaz kılarak “Allâhümme ed’ük’allah, ve ed’ûke’r-Rahmân, ve ed’ûke’l-Berri’r-Rahîm ve ed’ûke biesmâike’l-hüsnâ küllihâ mâ alimtü minha vemâ lem a’lemü en tağfir lî ve terhamnî (Ey Allah (c.c)’ım! Senden Allah (c.c), Rahman, Berr ve Rahim isimlerinle, bilmediğim ve bildiğim tüm güzel isimlerinle beni bağışlamanı ve bana merhamet etmeni istiyorum)” diye dua ettim. Bunları işiten. Peygamber (s.a.v) gülümseyerek “Ey Âişe! (r.a) İsm-i a’zam işte bu söylediğin kelimelerin arasındadır” buyurdular.

Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Ezanla kâmet arasında yapılan duâ reddedilmez (mutlaka kabule mazhar olur).” “Öyleyse,” dendi, “ey Allah’ın Resulü, nasıl dua edelim?” “Allah’tan,” dedi, “Dünya ve ahiret için afiyet isteyin!”

(M. Yusuf Kandehlevi, Hayatü’s-Sahabe, 4.c., 85-86.s.;  İmam Nevevi, Dualar ve Zikirler)

"Bana (halis kalb ile) dua ediniz. Duanıza icabet ederim." (Mü'min sûresi: 60)
"Mü'minin din kardeşi için, arkasından yaptığı hayır dua kabûl olur. Bir melek, "Allahü teâlâ, bu iyiliği sana da versin! Âmin" der. Meleğin duası red edilmez." (Hadîs-i şerîf-Riyâz-üs-Sâlihîn)

DUA "bir kimsenin kendisi veya başkası hakkında bir dileğine bir arzusuna kavuşması için Allah'a yalvarması" olarak tanımlanabilir
 

http://www.nurludualar-com.tr.gg






Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol